Meme dokusu, başta ilerleyen yaş ve doğum emzirme süreçleri nedeniyle formunu kaybetmektedir. Bunun sonucu olarak, meme ucu ve meme dokusu aşağı doğru yer değiştirmekte ve estetik olarak mutsuzluk verici bir görünüm oluşturmaktadır. Bazı hastalarda sarkma ile beraber hacim kaybı da görülürken bazılarına ise hacim kaybı olmaksızın sadece sarkma görülmektedir. İşte meme dokusunun hacmi yapılacak olan ameliyatın temel belirleyicisidir. Eğer hacim kaybı olmaksızın meme dokusu ve ucu sarkarsa yapılacak ameliyat sadece Meme Dikleştirme işlemi iken, hacim yetersizliği durumunda silikon implantlar ile hacim restorasyonu gerektiğinden Protezli Meme Dikleştirme ameliyatı yapmak gerekmektedir.

Protezli veya protezsiz meme dikleştirme ameliyatında kullanılacak iz tamamen hastanın memesindeki deri fazlalığının miktarına bağlıdır. Deri sarkıklığı çok olan memelerde, meme küçültme ameliyatında kullandığımız “Ters-T” şekilli izi kullanmak gerekirken, daha az olan durumlarda ise “Vertikal skar” dediğimiz lolipop tarzında iz yeterli olmaktadır. Ameliyat genel anestezi altında 1.5-2 saat kadar sürmektedir. Ameliyatta sarkmış olan meme dokusu ve meme ucu olması gereken yerine taşındıktan sonra gereklilik durumunda protez yerleştirilir. Hastaların ameliyattan sonra genellikle 1 gece yatmaları yeterli olmaktadır. Çoğu hastamız ertesi sabah taburcu edilip ilk kontrolleri 3. günde yapılmaktadır.

Hastaların göğüs bölgesinde tüm ödemlerin inmesi ve nihai sonucun ortaya çıkması yaklaşık 3-6 ay kadar sürmektedir. Ameliyat sonrasındaki dönemde, 6. ayda başlamak üzere hastaların rutin meme kontrollerini yaptırmaları önerilmektedir. Meme Dikleştirme ameliyatı sonrasında, emzirme yetisinin kaybedilme riski mevcuttur fakat meme başı duyusu ile ilgili değişiklik beklenmemektedir.

Zamanla hacim ve dikliğini yitiren göğüs dokusunun yeniden şekillendirildiği Meme Dikleştirme ameliyatı hastalarımızın gerek fiziksel gerekse de mental açıdan daha mutlu olmalarını sağlamayı başardığımız ameliyatlardan biridir.